SOMA DAVASI GÖZLEMLERİ - 3. DURUŞMA

(2015)
13 Mayıs 2014’de meydana gelen ve 301 maden işçisinin yaşamını yitirmesine neden olan Soma katliamının 3. duruşması 18 Ağustos 2015 tarihinde görülmeye başladı. Haklarında ‘Olası kastla öldürme’ suçundan 301 kez 20-25 yıl ,’Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma ‘ suçundan 2-15 yıl , “Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama” suçundan 162 kez 2-6 yıl hapis cezası istemiyle dava açılan Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Genel Müdürü Ramazan Doğru ve Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. İşletme Müdürü Akın Çelik’inde içinde bulunduğu 8’i tutuklu 46 sanık yeniden hâkim karşısına çıktı. Gerekli tatbikatların zamanında yapılmaması, işçi ve iş güvenliği ile ilgili gerekli önlemlerin alınmaması ve müfettişler gelmeden önce haber verilip ona göre maden ocağında hazırlıkların yapılması şeklinde sıralayabileceğimiz ihmaller dizisi yüzünden katliamın göz göre göre geliyorum dediği davada acılı aileler, mahkeme başkanının kendilerine söz vermeyip sıranızı bekleyin demesi üzerine “Bize hiç sıra gelmiyor ki. Ancak ölümde sıra geliyor” diyerek acılarını mahkeme salonunda bir kez daha haykırdılar.
Sorgusu esnasında işçilerin AKP mitingine götürülüp götürülmediği sorulan Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Genel Müdürü Ramazan Doğru, “Bizim üretim yaptığımız üretim havzalarından birisi kapanmak üzereydi ve 3 bin madencinin işsiz kalması söz konusuydu. O zaman 2011 Genel Seçimleri vardı ve yeni bir maden sahası açılması için ihale talebimiz vardı. Bu süreçte biz 3 bin işçiyle AKP’nin Manisa’da yaptığı mitinge katıldık…” dedi. Bu durum bize AKP döneminde “ihale verme” sisteminin nasıl yürüdüğü hakkında somut bir gerçeği bir kez daha göstermekle birlikte işçilerin patronları tarafından “iş verme” kisvesi altında AKP’nin miting alanlarını doldurmaya yönelik oynadığı ayak oyunlarını da gözler önüne serdi.
Ramazan Doğru aynı zamanda Soma havzasının risklerinin şirketin sahibi ve yönetim kurulu başkanı Alp ve Can Gürkan’ın da bildiğini söylemesi, facianın geleceğini şirketin üst düzey yöneticileri tarafından bilinmesine rağmen herhangi bir önlem alınmadığını ve 301 işçinin yapılan büyük ihmaller sonucu yaşamını yitirdiğini tüm çıplaklığıyla bir kez daha gözler önüne serdi.
Sanık Can Gürkan’ın savunmasında savcı tarafından sorulan madene yapılan yatırımların ne kadarının iş güvenliği ile ilgili olduğu ve kullanılan ekipmanların yetersiz olup olmadığı ile ilgili sorulara Gürkan “Yapılan yatırımların tamamı iş güvenliği açısından ileri teknoloji ve en pahalı yatırımlardır. Yatırımların hepsi iş güvenliğine yöneliktir.” şeklinde cevap verdi. Mahkemenin alev yürümez bantlarla ilgili sorusuna da “Bu bantlar bizden istenmedi ki biz de yapalım. Zaten Türkiye’de bunun örneği yok ki biz de yapalım.” cevabını verdi. Gürkan’ın savunması sırasında sinirlenen bir madenci yakını Gürkan’a “şov yapma” diyerek tepki gösterdi. Gürkan’ın duruşmanın ilerleyen zamanında sinevizyon yöntemiyle savunma yapmak istemesinin üzerine madenci yakınları “Bizim cep telefonlarımızı alıyorlar, sen burada sunum yapıyorsun” diyerek Gürkan’a tekrar tepki gösterdiler.
Soma maden katliamında yaşamını yitiren maden işçisi İsmet Yılmaz’ın kızı Nagihan Yılmaz yaşananlara daha dazla dayanamayıp sinir krizi geçirerek bayıldı. İlk duruşmaya nazaran sayıları daha az olan madenci yakınları, sanıklar salona girdiklerinde “Bizim çocuklarımız mezar taşlarına baba diyorlar.” diyerek feryat ettiler. Soma maden katliamında kurtarma ekibi olarak görev yapan ve kendisi de maden işçisi olan Öncü Çetin “Davanın sonuna kadar takipçisiyiz. Bir kişinin dahi ölümü cezasız kalırsa bu davanın peşini bırakmayız, arkadaşlarımızı yaptıkları ihmalkârlıklar yüzünden kara toprağa verdik ama biz susmayacağız!” dedi.
Soma davası 13 Ekim 2015 tarihine ertelendi. Tutuklu 8 sanığın tahliye istemi reddedildi. Mahkemenin ara kararında yer verdiği hükme göre de Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan ve maden ocağının daimi nezaretçi defterinin kayıtları hakkında inceleme başlatıldı. Yeni inceleme bağlamında Can Gürkan hakkında yeni bir soruşturma başlatılması söz konusu olabilir.